27 Aralık 2015 Pazar

SİGARAYI NASIL BIRAKTIM?

Aslında sigara kullanan her insan, kendine ne yaptığını, içtiği her bir sigarayla başına ne işler açtığını bilir. Dolayısıyla sigarayı eline her aldığında, paketin cebindeki varlığını her hissettiğinde, evden çıkmadan önce koştura koştura çakmağını ararken veya sigara molasından dönüp koka koka yerine otururken,  bilinçaltı sigarayı öyle veya böyle bırakması gerektiğini biliyordur. Bilinç altının bu durumu kendini nedensiz can sıkıntısı, mutsuzluk yahut sinir hali olarak gösterebilir.


Ancak öyle bir zaman gelir ki bu sıkıntı ve mutsuzluk şuur altından dışarı taşar; ki bu zaman çoğunlukla sigaranın artık görmezden gelinemeyecek seviyede bir sağlık sorununa sebep olduğunun kavrandığı andır. İki kat tırmanılan merdiven deli gibi soluklanmaya sebep olmuştur (yılların sporcusuna!), bir bebeğinki kadar deliksiz olan uyku öksürüklerle kesilmeye başlanmıştır, sigara kullanmayan arkadaş attığı hızlı adımların ve kat ettiği kilometrelerin farkında dahi değilken siz çaktırmadan derin derin solumaya ve yüzdeki memnun sırıtışı bozmamaya çalışarak ‘Ne çabuk yoruldum yahu’ diye düşünürsünüz, eskiden üç beş günde atlatılan grip artık derin ve davulvâri öksürükler eşliğinde haftalarca sürmektedir vesaire.

Tüm bunların içinden artık bilinçaltına itilemeyen düşünce filizlenmektedir: Sigarayı bırakma.


Hem de yarından tezi yok! Güzel ve cazibesi yüksek bir düşüncedir, hayata hemen rengini verir. Eşe dosta ilan edilir, çakmaklar hatıra niyetine saklanır, son sigara törenle içilir, atılır ve… Kabus başlar!
Bu aniden keserek yaşamaya çalışma süreci öyle zehir bir şeydir ki, sigaraya hiç alışmamış, yahut kullanıp da hiç bırakmamış birine ‘’kolları olmamak’’ şeklinde anlatabilirim bu hissi. Elini kolunu nereye koyacağını bilememe hissi değildir bu, bizzat o elin kolun olmamasıdır.

Lafı uzatmaya hiç gerek yok, ikinci gün ustaca bir bahaneyle sigara yakılır ve olmayan uzuvların yeniden belirdiği, kolların ve ellerin müthiş bir rahatlama hissi ile yeniden oluştuğu görülür. İlk deneme başarıyla sonuçlandırılmıştır.

Burada şunu belirtmek isterim ki sigarayı bırakma yolundaki bu ilk deneme, büyük travmalar (sigara sonucu büyük hastalık vesaire) ertesi hariç çok büyük bir ihtimalle kalıcı bırakma ile sonuçlanmaz. Bunun yılgınlığa sebebiyet vermemesi tekrar tekrar denenmesi gerekir.

Benim bu ilk kolsuz ve bacaksız olma halim 3 gün sürdü ve arkadaşlarımla okey oynarken arkadaşımın paketinden alınarak ağzımda ‘’beliren’’ (nasıl yaktığımı hatırlamıyorum çünkü) sigara ile sonuçlandı. Sonrasında birkaç başarısız denemem daha oldu, sigarayı bırakma yollarını araştırdım ve en son nikotin sakızı yardımı ile bu işi gerçekten başardım.

Nikotin sakızı…  Hakkında geniş bilgi verdiğim yazıya buradan ulaşabilirsiniz. Ancak basitçe Ağlayan Çocuğa Meme Verme diye ifade edebilirim. Çocuğun bağırması sigara içme isteğiyse; sakız emzik oluyor, bir süre sonra onu da kesiyorsunuz ve bitiyor.

Gerçekten bu kadar basit mi? Hem öyle, hem değil. Tereyağından kıl çeker gibi kolay olması için gereken –benim de uyguladığım- yöntem ve düşünceler aşağıda itinâ ile sıralanmıştır:

1-    Sigarayı bırakma isteğiniz kesin ve net olsun.

2-    Bolca su. Sigara içme isteğinin susuzluğa çok benzediği biliniyor. Ağzınızı boş bırakmayacak kadar sıklıkla su için. Her sigara isteğinizde suya yönelin. Sadece su bile tek başına iyi bir sigara bıraktırıcıdır, unutmayın.

3-  Sigarayla ikame edecek faaliyetler bulun. Spor bunların en harikasıdır. Yıllar önce Bilim ve Teknik dergisi yazarı Sargun Tont, sigarayı nasıl bıraktığına dair şahane makalesinde sigarayı bıraktığı ilk ay her sabah bisikletle dışarı çıkıp akşama kadar dolandığını, akşam olunca da kendisini yorgun argın zor yatağa attığını, dolayısıyla sigara ‘’istemeye’’ dahi fırsat bulamadığını oldukça güzel bir şekilde anlatmıştı. Siz bu derece yoğun sportif faaliyete zaman bulamayabilirsiniz, ama en azından boş kaldıkça spora yönelmeniz hem sizi oyalayacak, hem zinde tutacak; hem de kilo kontrolü sağlayacaktır. Sigarayı bırakanlarda görülen ‘’kilo alma’’ sorununun da böylece önüne geçmiş olacaksınız.

4-   Sigarayı bırakmak için özel bir gün belirleyin. Bu, bilinçaltınızı sigarayı bırakma olayına günbegün hazırlayacaktır; araştırmalar da özel gün belirlemenin ani bırakmalara göre daha başarılı sonuçlar ortaya koyduğunu gösteriyor.

5-   Sigarayı bırakacağınızı tabir caizse ‘’yedi düvele yayın.’’ Eş, dost, arkadaş herkese haber verin ki ‘’lafınızı yememe’’ azmi sigarayı tekrar elinize almamak için iyi bir koruyucu vazife görsün.

6-   İlk bir ay sigara içilen ortamlardan uzak durmaya çalışın.

7-  İlk bir ay sigara içme isteğini tetikleyebilecek yiyecek ve içeceklerden (çay, kahve, alkollü içki vesaire) uzak durun.


Peki ben sigarayı nasıl bıraktım? Yukarıda sıralananlar artı nikotin sakızı ile. Doğduğum günü sigarayı bırakma günü olarak belirledim, her gün bir saat yürüdüm, şişene kadar su içtim, çiğnedim çiğnedim ve de çiğnedim. Nikotin sakızını ilk ayın sonunda 2 miligrama düşürdüm; üçüncü ayın sonunda da tamamen bıraktım.

Şimdi kendimi ne derece iyi hissettiğimi tarife gerek yoktur sanırım, verdiğim 12 kilo da hediyesi oldu. ‘’Bugünden tezi yok’’ demeyeceğim, gününüzü belirleyin; adımınızı atın ve bırakın arkası gelsin.


İyi kurtuluşlar…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder